Futbol ile yakından ilgilenenler için tanıdık bir isim olan Jose Mourinho Kimdir? Sorusunun cevabı birçok araştırmanın konusunu oluşturur. Mourinho, adını futbol tarihine altın harflerle yazdırmış tecrübeli bir teknik direktör olmanın yanı sıra, büyük bir futbol aklı ve kimilerine göre eşsiz bir dehanın sembolüdür.
Mourinho’nun İlk Yılları
Asıl adı José Mário dos Santos Félix Mourinho olan Jose, kendsii gibi yeşil sahalara aşina bir aileden gelir. Babası bir dönem kalecilik yapan Jose de futbolculuk mesleğini seçmiştir. Ancak futbolcu olarak istediği kariyeri yakalayamayan Portekizli çalıştırıcı, erken yaşta mesleğini bırakarak futbolun teknik direktörlük kısmına adım atmıştır.
Bazı genç takımları çalıştıran ve asistanlık yapan Jose Mourinho, doksanlı yıllarda ünlü teknik direktör Bobby Robson’un tercümanlığını yapmıştır. Ünlü hoca ile Sporting Lizbon, Porto ve Barcelona kulüplerinde çalışma fırsatı bulan Jose, daha sonra Van Gaal ile çalışmış ve onun asistanlığını yapmaya başlamıştır.
Teknik Direktörlüğe Geçiş
Kariyerine teknik direktör olarak devam etme amacını halen koruyan Jose Mourinho, bu doğrultuda Benfica ve Leira gibi Portekiz takımlarında çalıştıktan sonra Porto ile ilk profesyonel teknik direktörlük macerasına atılmıştır.
2002 yılında Porto’nun başında kendisinden beklenenleri aşarak adını tüm dünyaya duyuran efsane isim, Porto ile birlikte iki kez lig şampiyonluğu ve bir Uefa kupası kazanmış, aynı Zamanda Portekiz kupasının da sahibi olarak Portekiz futboluna 2004 yılına kadar ambargo koymuştur. 2004 yılında aynı zamanda Avrupa’nın en büyük ve en prestijli futbol organizasyonu olan şampiyonlar ligini şampiyon olarak tamamlamış ve kimsenin ihtimal dahi vermediği bir başarı elde etmiştir.
Ada Dönemi
Porto’nun başında kupadan kupaya koşan efsane hocayla aynı dönemlerde ada futbolunun gidişatında da keskin değişiklikler yaşanmaya başlanmıştır. Rus iş insanı Abramoviç tarafından rekor bedelle 2003 yılında satın alınan İngiliz kulübü Chelsea, transfere yüksek meblağlarda para harcamaya başlamış ve oldukça iddialı olduğunu ortaya koymuştur. 2004 yılında Şampiyonlar ligi şampiyonluğu yaşayan Jose Mourinho da Abramoviç’in radarına girmiştir. Yüksek bütçeli Chelsea’nin başına Jose Mourinho geçirilmiştir.
Chelsea’de Başarılı Bir Dönem
Chelsea’nin başına geçmesi ile Porto2daki başarısının tesadüf olmadığını kanıtlamak isteyen Jose Mourinho bu hedefine ulaşmıştır. İlk etapta yüksek transfer bütçesi ve iddialı bir kulüp sahibini arkasına alan Jose Mourinho, o dönemde Ricardo Carvalho, Paulo Ferreira, Tiago, Michael Essien, Didier Drogba gibi ismleri transfer ederek yıldızlar topluluğu bir kadro kurmuştur. Geldiği andan itibaren Chelsea’nin çehresini değiştirmeyi başaran hoca, iki sene üst üste lig şampiyonluğu elde ederek büyük bir başarı yakaladı.
Özellikle bu dönemde sivri dilli ve çekinmez tavırları, soğuk duruşu ve otoriter yapısı ile dikkatleri üzerine çekti. Bu başarıları sayesinde 2004-2005 ve 2005-2006 yıllarında uluslararası alanda dünyanın en iyi teknik direktörü seçilmiştir. Devam eden süreçte kulüp başkanı Abramoviç ile oaln anlaşmazlıklar ve araya giren soğuklukların da etkisi ile 2007-2008 yılı başında Chelsea’den ayrılmıştır.
İtalya’da Başarılı Bir Dönem Daha
Porto ve Chelsea’de yakaladığı başarılar ile adından oldukça söz ettiren ünlü isim, başarılarını devam ettirmek için bu kez İtalya’nın yolunu tuttu. İnter ile anlaşan ünlü çalıştrıcı, bu dönemde Ricardo Quaresma, Sulley Muntari ve Alessandro Mancini gibi isimlerle anlaşarak iddialı ve başarılı bir kadro kurmuştur.
İlk olarak ligde süper kupaı kazanma başarısı yakalayan ünlü hoca, İtalya2nın dev kulüplerinin şike skandalı ile sarsıldıkları dönemde ikinci sezonunda İtalya ligi şampiyonluğunu ve şampiyonlar ligi şampiyonluğunu kazandı. Aynı zamanda ulusal kupayı da kazanan Jose Mourinho, başarıları ile dünyada kendisini bir kez daha ispatladı.
22 Mayıs 2010 tarihinde oynanan ve İnter’in Alman devi Bayern Münih’i 2-0 yenmesi ile şampiyonlar ligini kazanan Mourinho, İnter’de bulunduğu süre ile misyonunu tamamladığını ve İtalya macerasının sona erdiğini duyurdu. Sezon sonunda ise İnter’den ayrıldı.
Real Madrid
Dünyanın en büyük kulüplerinden birisi olan ama son dönemde Barcelona’nın gölgesinde kalan Real Madrid, başarıdan başarıya koşan Jose Mourinho ile anlaştı. İlk sezonda Real Madrid’e Ricardo Carvalho, Mesut Özil, Sami Khedira gibi yıldız isimleri getirten Mourinho, Raul ve Guti gibi kulüple özdeşleşmiş simleri takımdan gönderdi. İspanya kupasını ilk sezonunda kazanan Mourinho, şampiyonluğu Barcelona’ya kaptırdı ve ligi ikinci sırada tamamladı.
Sonraki sezona daha iddialı giren tecrübeli çalıştırıcı, Nuri Şahin ve Hamit Altıntop ile birlikte Coentrao ve Varane gibi isimleri kadrosuna kattı. Bu sezonu şampiyon tamamlayan Jose Mourinho ile her ne kadar sözleşme uzatılsa da 2013 yılında Real Madrid ile olan ilişkileri yıprandığından bahisle istifa kararı aldı.
Yeniden Chelsea
Chelsea’nin başına yeniden geçen tecrübeli hoca, bu transfer sonrası evine döndüğü için çok mutlu olduğunu söyledi. Chelsea’de ikinci Mourinho dönemi böylece başlamış oldu. Üç sezonluk macerasının ikinci sezonunda Chelsea bir kez daha Premier ligi zirvede tamamlasa da üçüncü sezonda alınan başarısız sonuçlar nedeniyle takımdan ayrıldı.
Beklenmedik Manchester United Hamlesi
Chelsea ile özdeşleşen ve kulübün efsanelerinden birisi haline gelen Mourinho, beklenmedik bir şekilde Manchester United ile anlaştı. Paul Pogba gibi birçok yıldız ile sorun yaşayan Jose, her ne kadar kulübe kupalar kazandırsa da başarısızlık ile eleştirildi ve ayrılmak zorunda kaldı. Ardından Totenham ile kısa süreli bir amcera yaşayan Jose Mourinho, son olarak Roma’yı çalıştırmaktadır. En son Roma ile Konferans Ligi şampiyonluğuna ulaşmıştır.
Mourinho Unutulmaz İzler Bıraktı
Çoğu otorite tarafından belki de dünyanın en iyi teknik direktörü oalrak görülen Jose Mourinho, aynı zamanda birçok futbol adamı tarafından ciddi şekilde eleştirilmiştir. Kariyeri boyunca özellikle gittiği her takımda yıldız oyuncular ile tartışma yaşayan ve baskın bir karaktere sahip olan Jose Mourinho, iyi futboldan ziyade sonuç odaklı oyun oynattığından bahisle sıklıkla eleştirilmiştir.
